Televizyona
dizi olur, sinema filmi olur, roman olur. Olur da... Bunların hiçbiri 171
kişinin ölümle kalım arasında saatler boyu gidip gelen korkunç bekleyişlerini
yeterince yansıtamaz. Ancak onlar bilir saf gerçeği.
Ölen
vatandaşımıza rahmet dileyecek, diğerlerine “geçmiş olsun” dileğinde
bulunacağız elbet.
Mutlaka
sözün devamı da olmalı ama…
Kaza
veya facia…
Neden,
nasıl oldu? Suçlu, sorumlu kim, kimler?
Sorular
cevap bekler.
Teknik
nedenleri ve sonuçlarını ortaya çıkarmakla bitmiyor iş.
Bir
de insani davranışlar, yaklaşımlar var işin içinde.
İlle
de “sorumluluk hissetmeleri” gerekmeyen, zira ve zaten “sorumlu olanların” yüklendikleri
işi, görevi hakkıyla yapıp, yapmadığını sorgulama, açığa çıkarma zorunluluğu
var.
Bu
noktada yasalar kifayetsiz kalabilir.
O
zaman ahlâki değerler, akıl, mantık, vicdan devreye girmelidir.
Ve
iddia şu ki:
“Antalya'da
teleferik kazası 17:28 de oluyor.
Muhittin
Böcek ise keyifte.
Restoran
sahibi bu fotoğrafı 21:30 da paylaşıyor.”
İddia
mı, iftira mı, bilmeliyiz.
Antalya
Büyükşehir Belediye Başkanı olayı ne zaman haber aldı? Bölgeye saat kaçta
geldi? Olay saatinden o zamana kadar neredeydi?
Bu
sorular da cevap bekler ve özellikle CHP yönetimi gerçeğe ulaşmak için bir
dakika bekleyemez, beklememeli…
OLAYIN YAŞANDIĞI TÜNEKTEPE TESİSİ
Yorumlar
Yorum Gönder