ANKARA’DA KASVET, BALIKESİR’DE ÇIPLAK GERÇEK!


 

Şu birkaç günü toparlamaya, bir “Türkiye manzarası” yazmaya niyetlendim niyetlenmesine de, içim daraldı, yüreğim sıkıştı.

O ne “kasvet”, bu ne “karanlık”?!

Bir dava sürüyor Ankara’da.

“Ayhan Bora Kaplan davası” deniyor adına.

Aşina olduğumuz tanımıyla adı geçen kişi, bir “suç örgütü" lideri.

Derken iş alevleniyor, yeni iddialar, tanıklar çıkıyor ortaya; dava birden bire  “hükümete karşı isyan” noktasına geliyor.

Neler olduğunu anlamak zor.

İçişler Bakanı Yerlikaya gayet yüksek perdeden konuşuyor, “Kimler terör örgütleri ve onların uzantılarıyla organize suç örgütleriyle bir olup FETÖ taktikleriyle Sayın Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize ve siyasilerimize sosyal medya destekli oyun kurmaya çalışıyorsa; onların oyunlarını da kurdukları tuzakları da yerle bir edeceğiz” diyor!

Davayı yakından izleyen bazı gazetecilerin yazdıklarına baktım.

Alican UludağAyhan Bora Kaplan soruşturması üzerinden iktidar içinde (MHP'nin de tarafı olduğu) büyük bir güç savaşı ve hesaplaşma yaşanıyor” demekte.

Seyhan Avşar’ın dediği de önemli:

Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında yaşananlar ülke adına korkunç. Düne kadar Ayhan Bora Kaplan dosyasından tek bir bilgi vermeyenler bugün ‘şu ifade zorla alındı, ifade değiştirildi’ diyerek haber yapılmasını istiyor.

Cüneyt Özdemir diyor ki:

Sinan Ateş davası ile Ayhan Bora Kaplan soruşturmaları aslında birbirlerine tahteravalli gibi bağlantılı. Siyasi pazarlıkta aşilin iki ayrı topuğu!

Tozun dumana karıştığı Ankara’dan, Balıkesir’e geldiğimde ise çok açık, çok net bir vahşet tablosu çıktı karşıma.

Ekmek parası uğruna, motor üzerinde kuryelik yapmaktan başka çare bulamamış, öldürülmeden beş gün işe başlamıştı Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi öğrencisi Ata Emre Akman.

Karesi ilçesi Karaoğlan Mahallesi Emir Sokağı'nda motoruna dönerken “adı batasıca” E.Ö.  adlı kişi çıktı karşısına.

Bıçağını çıkardı, Ata Emre’ye 25 kez sapladı.

Suç dosyası kabarıktı katilin.

(Biliyorum elbet, hüküm verilmeden birine katil denmez. Ama olay kayıtta. İzleyince göreceksiniz ki, buna katil denmez de ne denir?)



Bir delikanlının günahsız ve sebepsiz yere katledilmesi içimi büsbütün daraltıyor, yüreğimi iyice sıkıştırıyor.

İsyan edesim var, bizi böyle kederli bir kadere mahkum edenlere…

Yorumlar