Günler
önce “İzmir Körfezi’nde neler oluyor?” diye yazmıştım, tepkiler yağmur gibi “dert,
öfke, merak, endişe” sözcükleri eşliğinde ile yağdı üzerime.
Soru
çok, ya cevap ne?
İzmir
Büyükşehir Belediyesi’ne göre:
“Deniz
suyu ısındı, sudaki oksijen azaldı, plankton (tek hücreli canlılar) ölümleri
çoğaldı…”
Burun
direğini kıran kokunun da, kıyıların ölü balıklarla dolup taşmasının da nedeni
bu işte!
Nihayet
İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü de, körfezde görülen balık ölümlerine ilişkin
deniz suyu örnekleri alıp, analiz etmeye başladı.
En
son Karşıyaka’dan örnek almışlar, bakmışlar, bazı değerlere ilişkin rakamları
sıralamışlar ve demişler ki:
“Balık
ölümlerinin artan sıcaklıklar, besin tuzları ve diğer kirleticiler dolayısıyla
su kalitesindeki bozulma kaynaklı olduğu değerlendirilmektedir."
Dikkatimi şu ifade çekiyor:
“Ve
diğer kirleticiler dolayısıyla su kalitesindeki bozulma…”
Diğer
kirleticiler de, neyin nesi?
Yıllardır
su kalitesinin düzelmesini beklemedik mi biz?
Onca
zamanı, çabayı, parayı boşuna mı harcadık yani?
Boş
lafı bırakın, ne olup bittiğini/bitmediğini çırılçıplak açıklayın:
“Körfez’de
denize girecektik hani? Yine kandırdınız mı bizi?”
DEDE
Sormuş
biri:
“Dokuz
torun sahibi dedenin, dokuz torunu da ABD vatandaşı. Bilin bakalım bu dede kim?”
BİLEMEDİM!
KIRIK
Özgür
Özel, “Ayağımın kırılmasının ardından ilk geçmiş olsun telefonu Devlet
Bahçeli'den geldi" demiş.
Demek
ki, önce onun haberi olmuş!
İŞTE
HAYAT
Amerika'da
yaşayan genç, “Türkiye’de yaşayan gençlere sesleniyorum, siz orada
yaşamıyorsunuz, sadece hayatta kalıyorsunuz” diyor.
Çocuk
haklı.
İzleyin
videoyu, sanırım siz de hak vereceksiniz.
İÇİM YANAR
Bir
başka çocuk. Gerçekten çocuk. Kendisinden de küçük kardeşleri için ise belli ki
içi yanıyor:
“Çanta
almaya gidiyorduk. 1000 lira olmuş, alamadık, 4 kardeşiz, herkese bin liradan
hesaplasan 4 bin lira ediyor.”
Çocukların
çaresizliği karşısında zaten için acımıyorsa, zerre kadar pişmanlık
duymuyorsan, "yazıklar olsun bana" demiyorsan, var git yoluna.
Yuh
ulan.
İnsan
olduğuna utanır insan olan.
ŞAŞIRDIM
O
nasıl söz öyle muhterem hocam.
Ağzından
çıkanı kulağın duydu mu?
Düpedüz
"itiraf" bu.
ÖNERİ
Mısır
Devlet Başkanı Sisi 4 Eylül'de Türkiye'ye geliyor. Erdoğan, Sisi'yi resmi
törenle karşılayacak.
Konuk
önemli zat.
Bir
hediye falan vermeli ona.
Mesela
şunu…
BOY
ÖNEMLİ
Oda
TV’nin haberine göre Hidayet Türkoğlu, yılın 10 ayında ABD'de yaşadığı halde Türkiye
Basketbol Federasyonu Başkanlığı ve Cumhurbaşkanı Danışmanlığı'ndan çifte maaş
alıyor.
Yani.
Adamda
2 metre 8 santim boy var.
Anca
doyar!
SAYIN
BAKAN
İçişleri
Bakanı Yerlikaya müjdeliyor:
“Mazlum
Suriyeli sığınmacı kardeşlerimiz Göç İdaresi’nde sıra beklemesin diye
noterlerle anlaştık.”
Bana
da bir faydan dokunsun be sayın bakan.
Sıra
kuyruğuna süründürme beni.
Gönder
birini de, ehliyetimi yenileyip, getirsin!
DİĞER
24 AĞUSTOS’LAR
- 79 - Vezüv yanardağı püskürdü; Pompeii, Herculaneum ve Stabiae şehirleri volkanik küller altında kaldı.
- 1572 - Fransa'da Katolikler, Kral IX. Charles'ın emriyle, silahsız ve savunmasız Protestanlara saldırarak onbinlercesini öldürdüler. Olaylar Paris civarında başladı, daha sonra diğer şehirlere de sıçradı. Bu katliam, sonradan Saint Barthelemy Katliamı olarak adlandırılacaktı.
- 1875 - Matthew Webb, Manş Denizi'ni yüzerek geçen ilk kişi oldu.
- 1891 - Thomas Edison, hareketli çekim yapan kameranın patentini aldı.
- 1925- Kastamonu'ya gelen Atatürk, Şapka ve Kıyafet Devrimi'ni başlattı.
- 1991 - Mikhail Gorbachev, SSCB Komünist Partisi Başkanlığından istifa etti. Aynı gün, Estonya, Letonya ve Ukrayna bağımsızlığını ilan etti. SSCB'nin dağılma süreci başladı.
- 1995 - Windows 95 işletim sistemi, Microsoft tarafından dünyaya tanıtıldı.
- 2016 - İtalya'da 6,2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. 250'den fazla kişi hayatını kaybetti.
24
AĞUSTOS’TA DOĞANLAR
- 1904 - Hıfzı Veldet Velidedeoğlu, Türk hukukçu, akademisyen, yazar ve gazeteci (ö. 1992)
- 1929 - Yaser Arafat, Filistinli devlet adamı (ö. 2004)
- 1970 - Tugay Kerimoğlu, Türk futbolcu
Yorumlar
Yorum Gönder