VİARDIVÖÖÖÖRLD… / günlerden 19 temmuz


 


Levent Erden yazdı__________

 

Tam 40 yıl önce 1985 Temmuz’unda dünyanın belki de en büyük müzik ya da yardım olayı gerçekleşti. Live Aid. O dönem Afrika için ama özellikle de Etiyopya’da kuraklıklar sonucu yaşanan açlığa dikkat çekip yardım etmek amacıyla Bob Geldof ve Midge Ure tarafından yaratıldı. Önce İngiliz ve İrlandalı sanatçılarla bir parça yaptılar. Bu parçanın büyük başarısı üzerine işi büyütüp Amerika’da “USA for Africa” bir süper grup oluşturdular. Tina Turner, Ray Charles, Bob Dylan, Stevie Wonder, Diana Ross gibi her biri dev isim olan 50’ye yakın sanatçı bir araya geldi. Şarkının söz yazımı ve bestesi kayıttan bir gece önce bitirilebilmişti. Bu devler ordusunun bir arada uyumlu kayıt yapmasını sağlamak için stüdyo girişine “Egonuzu kapıda bırakın” diye bile yazılmıştı. Başarı göz kamaştırıcıydı. “We Are The World” yayınlanır yayınlanmaz her yerde liste başı oldu. 20 milyon satılıverdi. O güne kadar en hızlı satılan iş oldu. 80 milyon, bugünkü değerde 230 milyon dolar gelir toplandı. Hemen ardından Temmuz ayında da Live Aid konserleri düzenlendi. Aynı gün Londra Wembley’de 72 bin, Philadelphia JFK Stadı’nda 100 bin kişi canlı izledi. Ama yerinde izleyen seyirci rakamlarının önemi yoktu.

Bütün dünya televizyonları konseri canlı yayınladı. 16 saat boyunca 70’ten fazla sanatçı veya grup sahnelerdeydi. Freddie Mercury’nin meşhur atletli kıyafetli performansı ikonik hale geldi. Queen, U2, Madonna, Paul McCartney, Elton John, David Bowie gibi devler peş peşe sahne aldı. Phil Collins çılgın bir iş yaparak önce Londra’da sahneye çıkıp sonrasında ABD’ye uçup orada da sahneye çıkarak aynı gün iki kıtadaki aynı konsere çıkan ilk ve tek sanatçı oldu. İlgi akıl ötesi büyüklükteydi. Konuyu bütün dünya yayıncıları sahiplendi. Öyle bir duyuruldu ki, kaçıran mahvolmuştu. O güne kadar dünyada yapılmış en büyük canlı yayın gerçekleşti. 13 sivil ve askeri uydu bağlantılandı, her yere erişildi, 150 ülkede canlı seyredildi. Toplam seyirci 1.9 milyar olmuştu. Yani dünyanın %40’ı izlemişti. Bugün 375 milyon dolara eş değer bir yardım toplandı ve sonra yapılacak, şöhretlerin kullandığı bütün yardım kampanyalarının standart koyucusu oldu. Tek günde tarih yazıldı.

Birkaç yıl sonra Temmuz 1989’da Pink Floyd Venedik’te acayip bir konser yaptı. San Marco Meydanı'na beklenenin kat kat üstünde, 200 bin seyirci yığıldı. Ayrıca tekneler, binaların çatıları, her yer doldu. Minicik Venedik sismik tehlike riskine bile girdi. Yerel yöneticiler istifa etti. O günü 100 milyon kişi canlı izledi ve konser hala ikonik kimliğini sürdürüyor.

Bu dönemde de Coldplay turne konserlerinin biletleri aylarca önceden bitiyor, herkes konser olan, bilet bulunabilen ülkeye gider oldu. Üstelik Coldplay ve bazı diğerleri, konserlerde sosyal ve siyasal sorunları da irdeleyip farkındalık artışına destek oluyorlar. Müziğin birleştirici gücü hala yüz binlerce insanı fiziki olarak yan yana getirirken, 100 milyonlarca insanı da ekranlara çekebiliyor.

Bu daha sürebilir mi?

 

Müzik savaşın gıdası

Tamamıyla EyAy güdümünde yaratılmış “The Velvet Sundown” grubu milyon takipçiyi çok kısa sürede aştı. Olmayan ama şöhretli müzisyenleri üzerinden sadece algoritmalar doğrultusunda yapılan müzik hızla geniş kabul gördü. Eyay ürünü olması da pek önemsenmedi ya da tam farkına varılmadı.

Hangi sözlerin, hangi müzik türlerinin, enstrümanların karışımı istenilen hedef kitleyi kolayca yakalayacağı rahatça hesaplanabiliyor. Zaten müzik akım platformlarının algoritmalara dayalı öneri listeleri de hayli yönlendirici ve yankı odası yaratır nitelikte. Önceki seçim ve davranışlarına göre kimin ne dinlemesi gerektiği kolayca saptanıp, karşılığı da sentetik olarak üretilip, önerme robotları yoluyla da uçuruluyor. Bu sadece insanların zevklerine hükmetmekle kalmıyor, müzik yaratımının her alanındaki telifi de ortadan kaldırıyor. Bir zamanların devrimi kabul edilen, tek tek albümlere para vermek yerine toplam abonelik ve sınırsız müziğe erişme fikri tehlikeye mi giriyor? Karlılığın ve şirket değeri artışı için, müzik yaratıcılarının hakkı yutulup, müzik tektipleştirilebilir mi?

Bu değer artışı neye yarıyor? Spotify kurucusu Daniel Ek son iki yıldır her hafta yavaş yavaş hisse satıyor. Çoğunluğu kendisinde kalsa da bugüne kadar 1.6 milyar dolardan fazla değerde hisse satmış. Bu adam elde ettiği parayı da Helsing adında kurucusu olduğu şirkete yatırıyor. Helsing bir “savunma” sanayii şirketi. Yani drone, uçak, denizaltı gibi şeyler yapan bir silah üreticisi! Müziği demokratikleştiren, plak şirketlerine bağlı bile kalmadan sanatçıları destekleyen, filmlere, dizilere konu olmuş müzik akım şirketinin yarattığı değer ölüm makineleri üretimine kaynak sağlıyor. “Daha güçlü bir Avrupa ve savunma” gibi yaldızlı laflar müzik üzerinden silah finansmanının gerekçesi olabilir mi?

İnsanları, kitleleri, ülkeleri, kültürleri birleştiren, farklılıklar arasında kolayca ortak değerler yaratabilen müzik bile savaşın besleyicisi. Zamanında Afrika’daki açlık ve kuraklık için mağdurlarına destek için egolarından sıyrılıp bir araya gelen müzik dünyası bir daha herhangi bir amaç için birlikte hareket edebilir mi? Zaten müzisyenler bile kalır mı diye düşünülebilir!

Savaşların, soykırım çabalarının olduğu, çocukların hem açlıktan hem bombalardan öldüğü bir dönemde, ABD’de konuya dikkat çeken üniversiteler bile cezalandırılıyor.

II. Dünya Savaşı’nda Glenn Miller Orkestrası cephedekilere moral vermeye gittiğinde bir uçak kazasında yok olmuştu. Müzik savaşın ilacı idi.

Şimdi müzik savaşları finanse eder oldu.

40 yıl sonra müziğin bile ortak payda olma vasfı kalmayabilir.

Geleceği öngörmek gerçekten çok zor.

Viardıvööööörld

Viardıçıldırııııın / Gazete Oksijen

 

 

19 TEMMUZ’LAR

1670 – Şarap içilmesi yasaklanan İstanbul’da bütün meyhaneler yıktırıldı.

1920 - Komünist Enternasyonal'in İkinci Kongresi başladı. Kongre'de; örgütsel ilkeler, strateji ve Komünist Enternasyonal'in taktiklerinin temelleri atıldı.

1933 - Denizli-Çivril'deki 5,7 büyüklüğündeki depremde 20 kişi öldü.

1948 – Gizli oy, açık sayım sistemini getiren yeni Seçim Kanunu kabul edildi.

1954 - Elvis Presley, ilk albümü That's All Right Mama'yı çıkardı.

1967 - Boeing 727 tipi bir yolcu uçağı ile Cessna 310 tipi bir uçak, Kuzey Karolina'nın Hendersonville şehri üzerinde havada çarpıştı: 82 kişi öldü.

1980 - Yaz Olimpiyatları, Moskova'da başladı. Sovyetler'in Afganistan'ı işgalini protesto eden pek çok ülke olimpiyatlara katılmadı.

1983 - Refah Partisi kuruldu.

1985 - İtalya'da, Val di Stava barajı çöktü: 268 kişi öldü.

1987 - Mehmet Terzi, San Francisco Maratonu'nu kazandı.

1989 - DC-10 tipi bir ABD yolcu uçağı, Sioux City-Iowa'ya acil iniş yaptığı sırada düştü: 296 yolcudan 112'si öldü.

1993 - İSKİ Genel Müdürü Ergun Göknel, yolsuzluk iddiasıyla görevden alındı.

1993 - PKK, Van'ın Bahçesaray ilçesi Sündüz Yaylası'nda, uzun namlulu silahlarla ateş açtı; 15 çocuk ile 9 kadın öldü.

2009 - Türkiye'de tüm lokanta, meyhane vb. kapalı alanlarda sigara yasağı uygulaması başladı.

2016 – Radyo ve televizyon üst kurulu(RTÜK), darbe girişiminde bulunan FETÖ ile iltisaklı, ilişkili ve destek içinde olduğu belirlenen tüm radyo ve televizyon kuruluşlarının bütün yayın hak ve lisanslarını oy birliğiyle iptal etti.

2022 – Dolar/TL kuru 17,57’nin üzerini test ederek 2022 yılının en yüksek seviyesini gördü. Euro/Dolar paritesi 1,01 üzerindeki seyrini sürdürüyor.

2022 – Danıştay 10. Dairesi, İstanbul Sözleşmesi’nin feshine ilişkin 20 Mart 2021 tarihli Cumhurbaşkanı Kararı’nın iptal istemini oy çokluğuyla reddetti. Anayasa’nın 104. maddesine göre, uluslararası antlaşmaları onaylama yetkisinin Cumhurbaşkanına ait olduğu kaydedildi.

 

19 TEMMUZ’DA DOĞANLAR

1814 - Samuel Colt, Amerikalı silah üreticisi (ö. 1862)

1929 - Gaston Glock, Avusturyalı mühendis (ö. 2023)

1995 - Manuel Akanji, İsviçreli futbolcu

 

19 TEMMUZ’DA ÖLENLER

1980 - Nihat Erim, Türk akademisyen, siyasetçi ve Türkiye'nin 13. Başbakanı (suikast) (d. 1912)

2013 - Leyla Erbil, Türk yazar (d. 1931)

2014 - James Garner, Amerikalı sinema sanatçısı (d. 1928)

2017 - Harun Kolçak, Türk pop şarkıcısı (d. 1955)

 

Yorumlar