ÇOK SEVİYORUZ ONU. ÇÜNKÜ GÖZLERİNE BAKTIK, SAMİMİYETİNE DÜRÜSTLÜĞÜNE İNANDIK / günlerden 3 temmuz

 

Gül Sunal, eşini anlattığı “Hadi Gel Bi Kahve İçelim” kitabında, birbirinden hoş ve önemli sahneler aktarıyor.

Kemal Sunal için bilerek, bilmeyerek “Ne çok sevmiştik onu” diyenler yanılıyor.

Doğru cümle şu:

“Ne çok seviyoruz onu.”

Anlatıyor Gül Sunal:

" Sinemayı özlemişti. Televizyon dizisinde oynamak istemiyordu. "Param olsa asla oynamam" diye her röportajında dile getiriyordu bu sıkıntısını. Kanallar O'nunla anlaşıyor, yan kadroya ve senaryoya pek önem vermiyorlardı. "Ben otuz yaşımda oynadığım gibi oynayamam, kolayına kaçıyorlar, eski fılmlerimdeki esprileri, tiplemeleri istiyorlar. Oynayamıyorum. Bu oyunculuğa aykırı bir durum. Aylarca sabahtan gece yanlarına kadar sürüyor çekimler. Oyunculuğumu öldürüyor, mutsuzum" diyordu.

Propaganda fılmi için teklif geldi. İstediği olmuştu. Uzun zamandır sinema filminde oynamadığı için doğru karar vermesi gerekiyordu. Seyircinin alışmış olduğu karakterin dışında bir rol. Daha önce "Şaban" dışında denemeleri olmuştu. Davacı, Düttürü Dünya, Öğretmen. Yine de karar vermek güçtü. Sinan Çetin öyle güzel bir senaryoyla geldi ki ve hikayeyi o kadar hissederek anlatıyordu ki… Metin Akpınar'la yıllar sonra birlikte oynama fikri de çok cazipti tabii. Heyecanlanmıştı… "

Bir başkası ve belki de en önemlisi:

" Hep merak ediliyor ya… Neden hala seyrediliyor? Neden iki üç yaşındaki çocuk bile O'nu görünce ekrana çakılıp kalıyor? Neden her kesimden, her yaştan hayranı bitmek bilmeyen bir sadakatle O'na bağlı? Neden adı geçince her yüzde gülümseme beliriyor?

Bana göre bu soruların cevabı bir tane: Bakışlar.

Samimiyeti, dürüstlüğü, saflığı o bakışlarda fark ediliyor. “Bana güven” diyor gözleri. "

Çok haklı Gül Sunal.

Gözler yalan söylemez.

Türkiye’de eksikliği en çok hissedilen şey de “güven” değil mi zaten?

“Kime güvenebiliriz?” diye arayışta olanlar, seçtikleri kişilerin gözlerine baksın.

Gözle yalan söylemez!

 

DİĞER 3 TEMMUZ’LAR

• 1462 - Midilli, Osmanlılar tarafından alındı.
• 1767 - Norveç'in en eski gazetesi Adresseavisen yayımlanmaya başladı. Bu gazete hâlen çıkmaktadır.
• 1928 - Londra'da ilk renkli televizyon yayını gerçekleşti.
• 1938 - Buharlı tren hız rekoru Birleşik Krallık'ta kırıldı: 203 km/saat.
• 1970 - Birleşik Krallık'a ait bir yolcu uçağı, İspanya'nın Barselona kentinin kuzeyindeki dağlık bölgede düştü: 113 kişi öldü.
• 1976 - İsrail komandoları düzenledikleri operasyonla, kaçırıldıktan sonra Uganda'nın Entebbe şehrindeki Entebbe Uluslararası Havalimanı'nda bekletilen bir uçaktaki 105 rehineyi kurtardılar.
• 2013 - Mısır'da darbe: Abdülfettah el Sisi komutasındaki Mısır Silahlı Kuvvetleri yönetime el koydu.

 

3 TEMMUZ’DA DOĞANLAR

• 1823 - Ahmed Vefik Paşa, Osmanlı devlet adamı, diplomat, çevirmen ve oyun yazarı (ö. 1891)
• 1883 - Franz Kafka, Alman yazar (ö. 1924)
• 1928 - Orhan Günşiray, Türk sinema sanatçısı (ö. 2008)
• 1962 - Tom Cruise, Amerikalı oyuncu ve Altın Küre ödülü sahibi
• 1970 - Aşkın Nur Yengi, Türk şarkıcı
• 1971 - Julian Assange, Avustralyalı bilgisayar programcısı ve Wikileaks adlı internet sitesinin editörü ve basın sözcüsü
• 1986 – Oğlum, Mert.

 

3 TEMMUZ’DA ÖLENLER

• 1941 - Kâzım Dirik, Türk asker ve siyasetçi (d. 1880)
• 1971 - Jim Morrison, Amerikalı şarkıcı ve The Doors grubunun solisti (d. 1943)
• 2000 - Kemal Sunal, Türk sinema oyuncusu (d. 1944)
• 2019 - Küçük İskender, Türk şair, eleştirmen ve oyuncu (d. 1964)